Özellikle sabahları ciddi anlamda tehlikeli oluyor zihin sıçramalarım... Sabahın 6'sında blog için bir açılış fotoğrafı aramam ve bu şahane eseri görmemle başladı herşey...
Sonra sürüklendim tabi
Jean Baptiste Corpeaux 'a ordan tabi ki
Daphniss ve Chloe' nin acıklı ama mutlu sonla biten hikayesine... Yandım artık bütün günüm Longus'la ve bu hikaye ile ilgili doğru düzgün bir türkçe kaynak bulamamanın verdiği rahatsızlık ve muhteşem heykellerin orada bir yerde olduğunu bilmeme rağmen hepsini tek tek görmeye zamanımın ve paramın yetmediğini bilerek ve buna üzülerek geçecek :)
Gelelim hiçbir şekilde türkçe kaynak bulamadığım bu muhteşem eserimize.... Eserimizin adı "Daphnis and Chloe" ... Bu eseri meydana getiren ressam ve heykeltraşımız ise
Jean Baptiste Corpeaux (1827-1875). Fransız doğumlu sanatçımız aradığı esin kaynağını yaşadığı topraklarda bulamadığı için pek tabi ki de Roma'ya taşınarak başlamış başarılı sanat hayatına. Michelangelo ve Donatella'nın eserlerini çalışmaya başlayarak onlardan etkilenerek geliştirmiş kendini. Ah Roma nasıl da korkutuyorsun beni kocaman bir mıknatıs gibisin kendine çekip duruyorsun beni mütemadiyen ... Herneyse sanatçımız romantizm ve gerçekçiliği birleştiren şahane bir üsluba sahip tadı da tam bana göre :) Ve pek tabi ki kendisi zamanında ahlak bekçilerinin gereksiz kalıplaşmış sansür algıları ile savaşmak zorunda kalmış. Özellikle "Le Dans" isimli muhteşem ötesi heykeli için "uygunsuz-edepsiz" yorumlarıyla savaşmak zorunda kalmış... Ama ne olmuş heykel mis gibi tüm ihtişamıyla Paris Opera Binasının önünde duruyor tüm kendini bilmez bekçilere rağmen :)
|
La Danse (Dans) / Jean Baptiste Corpeaux |
|
Gelelim esas meselemize... Bu eser sayesinde haberdar olduğum ve aslında birçok esere ilham kaynağı olan hikayemize
Daphniss ve Chloe'ye... Antik yunan yazar
Longus'a ait hikayemiz... Kahramanlarımızın ikisi de aileleri tarafından terk edilmiş ikisini de çobanlar büyütüyor ve Yunanistan'ın adeta cenneti andıran topraklarında birlikte büyüyorlar... O kadar saf ve temizler ki "aşk"ın ne olduğunu başlarına gelen şeyin aşk olduğunun bile farkına varmıyorlar... Daha sonra kendini bilmez yetişkinler tarafından yalan yanlış bilgilendirildikleri için konu hakkında başlarına gelmeyen felaket kalmıyor...Hatta güzel Chloe korsanlar tarafından kaçıırılıp tecavüze bile uğruyor kendisine el uzatan tanrı Pan bile yardım edemiyor Chloe'mize... Ama mutsuz bir sonu yok hikayenin ikise de ailelerine kavuşup evleniyorlar sonunda o yüzden sevdim mutlu sonları seviyoruz...
|
1512-1514 |
Dedim ya aslında bir çok sanat eserine ilham kaynağı oluyor hikayemiz... Yani çok kötü türkçe bir kaynak bulamamak aslında hep yarımız hep eksiğiz yüzyıllarca yıl gerideyiz sanatta :(
Bu tablo italyan bir ressam olan Titian Vecelli'nin (
Tiziano Vecellio- 1490-1576) "Three ages of Man" isimli eseri... Sevgili Eros'un Dapniss ve Chloe daha minicik bebekken uykularında onları yakalayıp okladığını sağ tarafta görebiliriz... Şu anda National Gallery of Scotland'ta sergileniyor görmek isteyenleri Edinburgh'e doğru alalım yanınıza beni de alın ama :)
|
1747 / Loius Hersent |
|
|
|
Bu eserde
Loius Hersent'e ait Chloe burada Daphnis'e flüt öğretiyor... Belki de kız flür çalıyor o da dinliyor ne biliyorsun demeyin çünkü eserin adı "Flüt Dersi" :) Bu eserde şaşırmayacağımız üzere Paris'te Louvre müzesinde bulunuyor efenim oraya beni almasanızda olur hadi :)
Ve gelelim bir diğer şahesere bir diğer heykele... Bu eseri yeni klasikçi heykeltraş
Jean Pierre Cortot (1787-1843) yapmış. Fransa'da doğup orada ölen sanatçımızın şaşırmadığım üzere Roma yaşantısından sonra yaptığı bir eser bu Roma tabi ki eserlerindeki muhteşemliği kat kat arttırmış şaşırmıyoruz :) Bu heykelin bizzat kendisini de Louvre'da heykel departmanında bulabilirsiniz efenim...
Gözlemlediğimiz üzere ne kadar çok zorluk yaşasalarda Daphnis ve Chloe sanata yansırken hep huzurlu ve mutlu yansıtılmışlar çünkü aşkı-ları herşeyi yenmiş ve mutlu sona ulaşmışlar :) Yaşasın gerçek aşk ve onu kutsayan eserler diyerek şimdilik bu konuyu kapatıyorum :)
Aşkla kalın madem ... :)
Not: Ama sanmayın ki Longus'a ve bu hikayeye takmadım kafayı taktım Türkçe kaynak konusuna taktım ... Sanatla ilgilenen bu konuda para harcamaktan çekinmeyen her kuruluşa da bu konuyu ileteceğime and içtim hayırlı uğurlu olsun :)