16 Şubat 2018 Cuma

Fi / Çi / Pi

Söz konusu Fi,Çi,Pi olunca o kadar kişisel o kadar en yerin yerlerime dokunuyor ki mevzu nasıl anlatsam bilmiyorum... Bu kitabı anlatmak; ki bu üçleme aslında tek bir kitap olduğundan kendilerinden hep tekil bahsedilecektir, içinde bulunduğum kör kuyuları anlatmak bu kitabı anlatmak yolda oluşumu anlatmak kadar kişisel... Ben "kişisel menkıbe" gerçeğiyle ortaokulda okuduğum Simyacı ile tanıştım... Ne büyük şans kendinizi niye burda olduğunuzu sorgulama yaşının bu kadar erken olması değil mi?Evet şans ama o şanslar değerlendirdiğiniz sürece hayatınızda fark yaratıyor... Şimdi 32 yaşıma bir ay kala başladığımı sandığım yolculuğun daha ilk adımında olduğumu öğrenmek ne büyük hayal kırıklığı!Bilmiyorum;hala ne için bu varoluşu yaşadığımı, neyi en iyi yaptığımı ve nasıl harekete geçeceğimi bilmiyorum ve bu bilinmezlik kavuruyor tüm benliğimi!!! Öyle bir sistem var ki karşımda savaşmaya gücüm yok kaynağım yok tüm bunları sağlasam sistemin kurbanı olmaktan başka görünür yol yok!Tamam pes ediyorum desem zihnimin şalterlerini kapatsam kendimi 5 duyumun tatminine bıraksam o zamanda bu sistemde köle olarak yaşayacak yürek yok! Tüm bu yolculuk boyunca hiç mi düşmedim tuzağa???O kadar çok düştüm ki... Tuzakların içinde debelenen bedenimle özgür zihnimin arasında o kadar çok sıkışıp kaldım ki... Sahip olmak istemedim mi hiç? Çok istedim! Sahip olabiliyorken tatmin etmediler sahip olamıyorken içimi kemirip durdular... Bütün meselenin "sahip olmak" duygusunun yırtıcılığından kaynaklandığını öğrenmeme rağmen bir yerden sızdılar yine... Yanlış ideolojileri de savundum delicesine,yanlış tarafta olduğumu da fark ettim gelişince... Hep okurdum fikirleri önce sadece bana yakın fikirleri sonra benden olmayanları da onları da anlamanın gerekliliğinde... Ama yolculuğumda minicik bir adım atabildiysem ufacık bir ilerleme işte o bilimin muhteşemliğinde buldu hareket gücünü... Evreni merakımla,fizik aşkımla nasıl bunları bilmeden yetiştik haykırışlarımla! Harika fikirlerin neden hareketsiz kaldığını da anladım sonunda bilimle geliyordu hareket kabiliyeti o muhteşem fikirlere... Ama bilmek "çaba"da olmak değildi!!!
Hayatımda okuduğum kalbime bıçak saplayan en değerli kitap cümlelerinden biri Pi'de... "Bu hikaye burda bitti ve şimdi sen başlamalısın!" Evettttttt bunu biliyorum yıllardır başlamalıyım ama nereden? Dizisi sayesinde duyduysanız bu kitabı aman bu ne diyerek geçip gittiyseniz yanından çok üzgünüm... Siz Aeden'i okumak için yanıp tutuşmak nedir hiç bilemeyeceksiniz?Nakar'ı beklemek... O 9. kitap hem bir an önce gelsin hem de hiç gelmesin istemek! Tamam kabul ediyorum marka yaratmak,reklamcılık konularında biraz bilgi sahibiyseniz şüpheli geliyor bu çıkış size.Hatta belki doğurduğunu kullanan sırf kendini beslesin diye can yaratan bir anneye nasıl bakarsanız öyle bakıyorsunuz abartarak!Yazarın kendisininde reklamcılık tecrübesi olduğunu öğrenip destekliyorsunuz teorinizi... Fi'nin elime geçtiği anda sorguladım ben de tüm bunları bu kitabı almamı neyin sağladığını...Tamam biliyoruz Freud'un pek sevgili! yiğeni Edward Bernays psikanalizi reklamda kullanmayı keşfettiğinden beri gittikçe kirleniyor tüketim alışkanlıklarımız... Peki ya bu yöntem tüketim çılgınlığını sağlamak yerine farklılıkların ahengini,yardım etmenin huzurunu, bütünün güzelliğini yaymak için kullanılsaydı?Nasıl elime geçtiği önemini yitirdi benim için Özge ile tanıştım çünkü Fi'de...
Yeşil gözlüydüm,soyadım Mumcu idi gazetecilik okumuştum,inandığım şey uğruna dağları ateşe verebilecek kadar gözükaraydım ve bir kitapta Özge ile tanıştım. Fi bittiğinde ilk söylediğim şey "Özge ve Deniz'im birbirlerini bulup dünyayı değiştirmesini dört gözle bekliyorum" demek oldu. Pi'nin sonunu blmiyordum!Ama Azra Kohen biliyordu çünkü o ilk Pi'yi yazmıştı... Özge ve Deniz kendi kişisel yolculuklarını tamamlamadan varoluşlarını nedenselleştirmeden birbirlerini bulup fark yaratamazlardı! Yurt dışı deneyimimden sonra dünyanın en iyi üniversiteleri bana kucak açmışken nasıl radikal bir kararla bu topraklarda kaldığımı sorgularken Özge ile tanıştım ben cevabın onda olduğunu Pi'nin sonlarına doğru öğreneceğimi bilmeden...
Bundan seneler önce okudum ben Fi'yi ... Çi gözümün bebeği... Sonra Pi'ye başladım tam ortasında kaldım! Zihnimin olduğu yer ile gerçekliğim arasında sıkışıp kalmışlığım girdi araya gündelik hayatım sıkıştırdı beni 2 yıl sürdü bu ızdırap... Sonra bir gün uzun süren sessizlikten sonra bir adım attım gerçekliğimden zihnime kaymaya televizyonu çıkardım hayatımdan bir süre sonra Pi devamı ile yeniden girdi hayatıma tüm eski gücü ile... Hayat ile derdiniz varsa,varoluşunuzu,bu yıkımı sorguluyor bütünselliğin güzelliğini görüyorsanız aydınlatmayacak bu kitap sizi hayatınızı da değiştirmeyecek... Sizinle yol olacak sakince,yalnız olmadığınızı hissettirerek,çabaya geçmenize destek olacak hafifçe... Bana yalnız olmadığımı hissettirdiği için kocaman bir teşekkür boçluyum Azra Kohen'e ve hazırım artık Aeden'le yürümeye...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder